|
|
|
|
|
FİLM TANITIM VE KONULARI
|
En İyiler
|
|
|
|
|
|
|
|
GENEL
|
|
|
|
|
TÜRK SİNEMASI
|
|
|
|
|
|
|
|
|
En İyi Dram Filmleri
1.Babam ve Oğlum
2.Tıtanıc
3.12 Kahraman Haydut EN İYİ 3
4.Orman Ateşi 1.Babam ve Oğlum
5.Cesur Yürek 2.Tıtanıc
6.Yenilmez 3.Yenılmez
7.Yaz Günüydü
BABAM ve OĞLUM
1980 darbesinde annesini kaybeden küçük Deniz(babasi o dönemde bir çok erkek çocuga verilen ismi koymus J)yedi yil sonra hiç görmedigi dedesinin Ege’deki çiftligine dogru bir yolculuga çikar.Deniz’in dedesini hiç görmemesinin nedeni dedesiyle babasinin yillardir küs olusudur.Hüseyin Efendi (Çetin Tekindor)okumaya diye gönderdigi oglunun politik olaylara karistigini ögrenince onu evlatliktan silmistir çünkü.Sadik’in her seye ragmen baba evine geri dönüsünün nedeni Deniz’den ayrilmak zorunda olusudur;küçük oglunu babasina emanet edecektir.Kelimenin tam anlamiyla Deniz bu çiftlikte hafif tatli kaçik bir ailenin ortasinda bulur kendini.Evin yanasmalari,küs teyze(Serif Sezer),traktör kullanan ve telsizle konusan müthis bir babaanne(Hümeyra),bileginden bogazina kadar bilezikle dolasan gelin Hanife (Binnur Kaya) ve saf bir amca (Yetkin Dikinciler).Düsünsenize hepsi bagirarak ve hep bir agizdan konusuyor.Sadik Ugruna savastigi bir Türkiye’ye ve terk ettigi sevgilisiyle ve kendiyle kasabada yüzlesirken; çocuk, dedesinin ve babasinin arasindaki tüm buzlari eritecektir
TITANIC
1997 ABD yapımı bu film herkesin gözünde büyümüş ve tabiki 11 akademi ödülünü almıştır.Gerçek bir olaydan esinlenip yapılmıştır.Tabiki konusu gerçek olaydan daha farklı bir şekilde yazılmış ve oynanmıştır.Konusuna şöle bir girersek:1996 yılında Brock Lovett ve grubu 'in enkazında okyanusun kalbi adı verilen bir kolye ararlar.Kolyeyi aramak için kolyenin sahibi kızın odasına annesinin ve sevgilisinin odasına bakarlar.sonunda kırılmış kapıların arkasında yeşil bir kasa bulurlar.bir kanalda canlı yayınla kasayı açarlar ama kasanın içinden sadece para ve bir çanta çıkar.Televizyonu izleyenlar arasında da rose calvert'ta vardır.rose calvert okyanusun kalbinin sahibidir.Brock lovett kadının yardımcı olabileceğini düşünerek bu yaşlı kadını araştırma yaptıkları sonar gemisine davet eder.ısrarlar sonunda Rosecalvert84 yıl öncesini torununa ve ekibe anlatır.o zamanlar rose dewitt bukater.Caledon hockley ile evlenmek üzere amerika'ya gitmektedir.Ne var ki rose cal'i sevmez.ama onunla evlenmeye karşı çıksada annesi tarafından bu başkaldırış bastırılmıştır.Rose yine de evlenmeye dayanamamış ve gemiden atlayıp intihar etmek istemiştir. Jack Dawson,Amerikalı parasız bir ressamdır.birçok ülke gezmiş, tanesi 1 cent'ten tablolar satarak para kazanmaya çalışmaktadır.Liverpool limanına yakın bir poker evinde arkadaşı fabrizio ile şanslı bir el sayesinde titanik'e iki tane üçüncü sınıf bilet kazanmıştır. Konuya söyle bir değindik ve olaylar iyice sapa sarıp izleyicileri hüzünlendiren bir sona doğru götürmektedir.
YENİLMEZ
İki yenilmez boks dövüşçüsü.Biri George Chambers (Ving Rhames) ya da lakabıyla yenilmez İceman (Buz adam) kendinden oldukça emin ve önüne geleni döveceğine inanan ,kendisinden başka bir insanın bile iyi olmadığını düşünen bir adamdır.Kendisi bir çok kez ringde dövüşmüşdür fakat bir defada yenilmemişdir.Monroe Hutchens (Snipes) ise daha ciddi,fazla konuşmayı sevmeyen ve dolayısıyla pek arkadaşlıkta kurmayan kendi haline bir böksördür.Kendisi 1991e kadar ilginç kişiliyiyle dövüşmüşdür ve hiç yenilmemiştir.Fakat hayatı boyunca bir defa kendisini kayb ederek,sevgilisinin kendisini aldattığı erkeği öldürerek 1991 yılında hüküm giyer.Ve hapishaneye düşer ancak yine de forumda kalır.Çünkü bu hapishanede gardiyanlarında izniyle her 2 ayda bir boks maçı yapılır.Boksun saygın adamlarından olan Mendy Ripstein (Peter Falk) ise aynı hapishanededir ,kendisi çok yaşlıdır ve kendisine bakması için bir mahkum tutmuşlardır.Her 2 ayda bir olan boks maçları bir anda Monroenin gelmesiyle kimsenin kazanmasına imkan kalmaz.Monroe Hutchens oldukça sakin ve teknikli dövüşen bir böksördür.ve bu andan Mendynin gözüne girer.Bir süre sonra yıllar geçer ve Monroe gittikçe hapishane gururu olmaya başlar.Monroe Huthcens hapiste her şey sıradan giderken bir anda ilginç bir olay olur ve George Chambers hapishaneye düşer.Bir gün haberlere çıkan bir kadın Chambersi kendisine tecavüz etmekle suçlar fakat George kendisini o istedi diye savunsada sonuç başarısız olur,mahkemedeki jüri ona inanmaz ve hapise yollar.Artık iki yenilmez dövüşçü aynı hapishanededir.Geldiğinden beri sadece oda arkadaşından başka kimseyle iyi geçinmeyen,her kese kötü davranan ve kendisinin şampiyon olduğunu söyleyerek hapishanede pek sevilmez.Ara sıra menejeri onu ziyaret etsede hep kötü haber getirir.Ve George,Monroenin yenilmez olduğunu öğrenince yemekhanede kavga çıkararak ona saldırır.Bu durumdan Monroe suçlu bulunsada,Hutchens kendisini korumadan hayatına devam eder.Mendy Ripstein Georgeye dersini vermek için bir şey düşünür.İkili arasında bir dövüş.Ancak buna karşı çıkanlar olur ,hatta Georgenin kendi menejeri bile Monroenin nasıl biri olduğunu söylesede George ona pek dikkat etmez.Ve şimdi gardiyanların iznini alarak gizlice dövüşe hazırlık başlar ,artık büyük gün yaklaşmakta ve George Chambers ile Monroe Huthcensin karşı karşıya geleceği günü mahkumlar sabırsızlıkla beklemektedirler.
|
|
|
|
|
|
|
2008 © Copyright by www.cinerror.tr.gg ® Tüm Hakları saklıdır.
|
|
|
|
|
|
|
|